Hicri 1445 Ne Olacak? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir Değerlendirme Bir siyaset bilimci olarak, toplumsal düzenin ve güç ilişkilerinin nasıl şekillendiğini anlamak, bir toplumun gelecek rotasını anlamak kadar önemlidir. Bu bağlamda, tarihsel takvimler sadece zamanın bir ölçüsü olmanın ötesinde, toplumların ideolojik yapıları, iktidar ilişkileri ve vatandaşlık anlayışları hakkında önemli ipuçları verir. Hicri takvim, İslam toplumlarının tarihsel geçmişini ve toplumsal yapısını anlamada kritik bir araçken, Hicri 1445 yılı, toplumsal ve siyasal dinamikleri yeniden şekillendirebilecek bir dönemeç olabilir. Peki, bu yıl ne olacak? Bu soruyu sadece takvimsel bir çerçevede değil, iktidar, kurumlar, ideoloji ve vatandaşlık ilişkileri bağlamında ele alalım. Hicri 1445: Toplumsal İktidarın…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Heterojen Grup Ne Demek? Toplumsal Yapıların İçindeki Çeşitlilik Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimini Anlamaya Çalışan Bir Araştırmacının Samimi Girişi Toplumlar, sürekli değişen, dinamik yapılar olup, farklı bireylerin, grupların ve alt kültürlerin bir arada yaşadığı karmaşık ekosistemlerdir. Bu çeşitlilik, toplumsal yapıları hem zenginleştirir hem de bazen karmaşık hale getirir. Heterojen grup kavramı, bu çeşitliliği daha iyi anlayabilmemiz için önemli bir anahtar sunar. Bir grup içerisindeki bireyler arasındaki farklılıkları, bu farklılıkların toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratikler gibi etkenlerle nasıl şekillendiğini incelemek, bize toplumsal ilişkilerin derinliklerine inmeyi sağlar. Sosyolojik bir bakış açısıyla, heterojen grup sadece bireylerin kimliklerinden ibaret değildir. Bu grup,…
Yorum Bırak“Hesap İşi Modülü Kaç Saat?”: Zamanın, Emek ve Anlamın Edebî Bir Muhasebesi Bir edebiyatçı için her kelime, bir saatin tiktakları gibi akar; ölçülür, biçilir, anlamla tartılır. “Hesap işi modülü kaç saat?” sorusu, ilk bakışta teknik bir soruya benzer. Ancak derinlemesine bakıldığında, bu ifade bir dönemin, bir emeğin ve bir zihniyetin sembolüne dönüşür. Çünkü edebiyat, zamanı yalnızca bir ölçü birimi olarak değil, insanın içsel dönüşümünün aynası olarak görür. Zaman, bir hikâyenin ritmini belirleyen görünmez bir kahramandır. Zamanın Edebî Anlamı: Saatler mi, Hikâyeler mi? Edebiyatta zaman, hiçbir zaman düz bir çizgide akmaz. Bir hikâyede bir dakika bir ömre bedel olabilir, bir ömür…
Yorum BırakHercai Menekşe Soğuğa Dayanır mı? Toplumsal Dayanıklılığın Sosyolojik Bir Yansıması Bir Sosyoloğun Bahçesinden Düşünceler Bir araştırmacı olarak her sabah sokağa çıktığımda, insanların davranışlarını incelerken bazen bir çiçeğin duruşu dikkatimi çeker: Hercai menekşe. Soğuk havada bile rengini kaybetmeden, sanki toplumun zorluklarına karşı duran bir birey gibi direnir. Bu çiçeği incelerken, aklımda hep şu soru yankılanır: “Hercai menekşe soğuğa dayanır mı, yoksa sadece dayanıklı görünür mü?” Bu soru aslında bir metafordur. Çünkü menekşenin soğuğa dayanıklılığı, toplumun zorluklara, kalıplara ve normlara karşı nasıl direndiğinin de bir yansımasıdır. Sosyolojik olarak baktığımızda, doğadaki dayanıklılık ile toplumdaki direnç arasında derin bir benzerlik vardır. Toplumsal Normların Soğuğu…
Yorum BırakHemze Harfleri Nelerdir? Antropolojik Bir Bakış Bir kültür, kelimelerinde ve sembollerinde ne kadar gizlidir? Bir antropolog olarak, farklı toplumların dil ve sembol sistemlerine dair sahip oldukları anlam derinliklerine hayran kalmak, her zaman büyük bir merak uyandırmıştır. Kültürler, kendilerini yalnızca sözlü anlatımla değil, semboller ve ritüeller aracılığıyla da ifade ederler. Bu semboller, bir toplumun değerleri, inançları ve kimliklerini şekillendirir. Bugün, dilin sembolik yapısının önemli bir parçası olan “hemze harfleri”ni incelerken, onları yalnızca bir dilbilimsel unsur olarak değil, aynı zamanda bir topluluğun kültürel yapısını ve kimlik algısını şekillendiren ritüelistik öğeler olarak ele alacağız. Hemze: Bir Harf, Bir Anlam Dil, insanların kendilerini ifade…
Yorum BırakHekimbaşı Hangi İlçeye Bağlı? Edebiyatın Haritasında Bir Mekânın Hikâyesi Kelimeler, yalnızca anlam taşımazlar; bir zamanı, bir mekânı ve bir ruh hâlini de taşırlar. Bir edebiyatçının kaleminde şehirler yeniden doğar; sokaklar metafor olur, evler anılara dönüşür, meydanlar iç monologların yankısı hâline gelir. İşte “Hekimbaşı hangi ilçeye bağlı?” sorusu da sadece bir coğrafi merak değildir. Bu soru, bir mekânın ruhunu anlamaya, onun hikâyesini edebi bir dille çözümlemeye davettir. Bir Mekânın Anlatıya Dönüşmesi Hekimbaşı adını duyduğumuzda kulağımızda eski bir İstanbul’un yankısı belirir. Osmanlı döneminin bilge hekimlerini, saray avlularını, mürekkep kokulu reçeteleri anımsarız. Fakat bu nostaljik çağrışımların ötesinde, Hekimbaşı bugün İstanbul’un Ümraniye ilçesine bağlı…
Yorum BırakSEFO “Kapalı Kapılar Ne Zaman Çıkacak?”: Küresel ve Yerel Bakışlarla Bir Bekleyişin Anatomisi Yeni bir müzik projesi açıklandığında hepimizi saran o heyecanı bilirsiniz… Hele ki bu proje, Türk müziğinin genç ve enerjik isimlerinden SEFO’ya aitse, merak ve beklenti katlanarak büyür. “Kapalı Kapılar” tam da böyle bir atmosferin ortasında, gizemli bir şekilde adını duyurdu. Peki gerçekten de bu kapılar ne zaman açılacak? Ve bu bekleyiş neden bu kadar önemli? Gizemin Çekiciliği: Küresel Sahnedeki “Kapalı Kapılar” Fenomeni Müzik dünyasında gizem, her zaman etkili bir pazarlama stratejisi olmuştur. Albüm isimlerinin erken açıklanması, teaser videolar, sosyal medya ipuçları… Bunların hepsi, dinleyici ile sanatçı arasında…
Yorum BırakTarihçinin merakıyla geçmişin tozlu sayfalarını araladığımda, kendi zihnimde “zaman içinde değişen kurumsal iktidarlar, görev pozisyonlarının nasıl evrildiği” sorusu belirir. Bir hastanenin başhekimi kimdir, nasıl atanır, tarihsel kırılmalar bu atamaları nasıl etkiler — bunları anlamak, günümüzle bağ kurmayı sağlar. “Güven Hastanesi Başhekimi kim?” sorusu, yalnızca bir unvanın ismini sormaktan öte, sağlık kurumlarının tarihsel gelişimi, toplumsal değişimler ve güç dengeleri hakkında ipuçları verir. Şu anda güvenilir kaynaklara baktığımızda, Güven Hastanesi başhekiminin Alev Avcı olduğu anlaşılmaktadır. [1] Ancak bu bilgi kamuoyunda geniş biçimde yer almamıştır; bazı kaynaklar hâlâ eski tarihe referans veren bilgiler barındırır. Örneğin “Dr. Semih Baykara’nın başhekim olduğu” gibi iddialar da…
Yorum BırakKaynakların Sınırlılığı ve Ekonomik Seçimlerin Politik Yansımaları Ekonomik düşüncenin temelinde “kıt kaynaklarla sonsuz ihtiyaçları karşılama çabası” yatar. Bu çaba, yalnızca bireysel ya da piyasa düzeyinde değil, aynı zamanda siyasi sistemler içinde de kendini gösterir. Bir ekonomist, kaynakların sınırlılığı üzerine düşündüğünde, yalnızca üretim faktörlerinin nasıl dağıtıldığını değil; bu dağıtımın hangi karar süreçleriyle belirlendiğini de sorgular. Tam bu noktada, siyasal ekonominin önemli araçlarından biri olan gensoru uygulaması, ekonomik rasyonaliteyle siyasal denetimi buluşturan kritik bir mekanizma olarak karşımıza çıkar. Gensoru Uygulaması Nedir? Gensoru, parlamenter sistemlerde hükümeti denetleme aracı olarak kullanılan bir uygulamadır. Yasama organı, yürütmenin faaliyetlerinden memnun olmadığında veya kamu kaynaklarının verimsiz kullanıldığını…
Yorum BırakKapora Hangi Durumlarda Yanar? Kökenlerden Geleceğe Uzanan Samimi Bir Yolculuk Hızlı özet: Kaporanın yanıp yanmaması; sözleşmede nasıl adlandırıldığına, kimlerin hangi şartı ihlal ettiğine, mağduriyetin doğup doğmadığına ve istisnalara (mücbir sebep, mesafeli satıştaki cayma hakkı gibi) bağlıdır. Merhaba sevgili okur! 🎉 Bazen bir evi görür, “işte bu!” deriz; bazen düğün mekanını rezerve edip mutluluktan uçarız. Sonra hayat, beklenmedik bir kıvrım yapar: planlar değişir, takvim kayar, bütçe sarsılır. İşte o an karşımıza sihirli (ve biraz da gergin) kelime çıkar: kapora. Peki kapora hangi durumlarda yanar? Bu soruyu hem geçmişin izlerinden, hem bugünün pratiklerinden, hem de geleceğin olası senaryolarından yürüyerek; samimi, arkadaş ortamı…
Yorum Bırak